toplanabilir1 Milli Mücadele’nin geleceğini tehlikeye atan ve büyük can kayıplarına yol açan bu ayaklanmaların başlıcaları Ali Batı, Bozkır (Konya), Anzavur, Düzce, Yozgat, Milli Aşireti, Pontus ve Koçgiri ayaklanmalarıdır.2 Bu ayaklanmaların büyük bölümü, İstanbul’daki Damat Ferit Paşa Hükümeti’nin Milli İlk Adımdan Kuruluşa Milli Mücadele Sergisi 17-20 Ekim'de Gent,'te, 21-24 Ekim'de Genk ve 26-29 Ekim 2019 tarihleri arasında da Brüksel'de açık olacak. . SON VİDEOLAR Aynı zamanda “Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele’nin Yerel Tarihleri” üst-başlıklı dizinin yayına hazırlanması için yol haritası belirlendi. Projede hazırlanacak bilimsel metinler on cilt halinde TÜBA tarafından yayımlanarak kamuoyuyla paylaşılacak. “Milli Mücadele dönemi çok yönlü araştırılmalıdır” Millî Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı. Tarih. 7 Haziran 2021. Modern Türkiye’nin doğuşunda Milli Mücadele, başka hiçbir vaka ile karşılaştırılamayacak önemde bir semboldür. Farklı siyasi ve tarihsel perspektiflerden bu büyük hadise Milli Mücadele, Mücahede-i Milliye, İstiklal Harbi, Kurtuluş Savaşı, Ulusal MilliMücadele'nin fitilinin ateşlendiği, Atatürk'ün Samsun'a çıkışının 100'üncü yılı etkinlikleri kapsamında, Konak Belediyesi'nin destekleriyle, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konak İlçe Başkanlığı 'Kurtuluştan Kurtuluşa Milli Mücadele Tarihi' konulu panel düzenlendi. MilliMücadele’nin fitilinin ateşlendiği, Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100’üncü yılı etkinlikleri kapsamında, Konak Belediyesi’nin destekleriyle, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konak İlçe Başkanlığı ‘Kurtuluştan Kurtuluşa Milli Mücadele Tarihi’ konulu panel düzenlendi. XWEmetB. Giriş Tarihi 1128 Son Güncelleme 1128 ABONE OL ''Lise kayıtları ne zaman başlıyor?'' sorusu, binlerce öğrenci ve velisinin gündemindeki yerini koruyor. Lise kayıt işlemleri, LGS lise 2. nakil sonuçlarının açıklanmasının ardından başlayacak. 2022-2023 eğitim öğretim yılının 12 Eylül'de başlayacak olması nedeniyle araştırmalar hız kazandı. Yerleştikleri liseye kaydolmak için gün sayan öğrenciler, bir yandan lise kayıt tarihleri bir yandan kayıt için gerekli olan evrak listesi araştırması yapıyor. Peki, lise kayıtları ne zaman başlıyor ve bitiyor, ayın kaçında? İşte MEB takvimi ile 2022-2023 Lise kayıt tarihleri ve gerekli evrak listesi! LİSE KAYITLARI NE ZAMAN 2022-2023? Lise kayıt tarihleri hakkında MEB tarafından resmi bir açıklama henüz gelmedi. Ancak lise kayıt işlemlerinin LGS 2. nakil sonuçlarının açıklanmasının ardından MEB tarafından ilan edilmesi bekleniyor. MEB'ten konu ile ilgili resmi açıklama yapıldığında haberimizin içerisinde olacaktır. ANAOKULU-İLKOKUL-ORTAOKUL KAYITLARI BAŞLADI MI? Milli Eğitim Bakanlığı MEB tarafından yapılan açıklama ile ilkokul ve ortaokul kayıt tarihleri netlik kazandı. MEB'in konuya ilişkin duyurusu şu şekilde; "İlkokul birinci sınıf ve ortaokul beşinci sınıfa başlayacak öğerncilerin kayıt işlemleri herhangi bir başvuru gerektirmeksizin e-okul sistemi üzerinden yapıldı. Kayıt süreci 1 Temmuz'da başladı. Ağustos 31'de son buluyor. Okul öncesi öğrenciler için ise velilerin okula başvurarak sistem tarafından yapılan kayıtları kesinleştirmeleri gerekiyor. Veliler " ile e-devlet kapısı sisteminden İlköğretim Okulları Adrese Göre Kayıt Okulu Sorgulama e-Kayıt hizmet başlığından kayıtlar yapılabilecek. Kayıt ya da adres değişimi için öğrenci velisinin 31 Ağustos 2022 Çarşamba gününe kadar okul idaresine başvurması gerekmektedir." LİSE KAYITLARI İÇİN GEREKLİ BELGELER Lise kayıtları aşamasında istenen belgeler okuldan okula farklılık gösterse de genel itibariyle talep edilen belgeler şunlar - Yerleştirme sonuç belgesiMezun olunan okuldan onaylı - İlköğretim Öğrenim Belgesi - Öğrencinin Nüfus Cüzdanı ve Fotokopisi.Nüfus cüzdanı kayıt sonrası iade edilecektir. - Veliye ait Vukuatlı Nüfus Kayıt Örneği. - Veli Adına "Yerleşim Yeri Adres Belgesi"Nüfus Müdürlüklerinden Alınacaktır - 4 ya da 6 Adet vesikalık fotoğraf - Kayıt için gelen kişi velâyet hakkına sahip değilse noter onaylı vekalet belgesi ve fotokopisi. ABONE OL Milli Mücadele dönemi tarihyazımının demokratik, katılımcı, çok sesli ve çok merkezli olarak yazılması ihtiyacıyla yola çıkan “Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele’nin Yerel Tarihleri Projesi”, Türkiye’nin dört bir yanından akademisyen ve araştırmacıların katılımıyla başlıyor. Türkiye Bilimler Akademisi TÜBA ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi FSMVÜ iş birliği ile gerçekleştirilecek “Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele’nin Yerel Tarihleri Projesi”, Türkiye’nin Milli Mücadele ile ilgili hafızasını yerelden hareket ederek, yedi bölge başlığı altında yeniden kurmayı amaçlıyor. Projenin ilk adımı olarak organize edilen Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı, 7-8 Haziran 2021 tarihlerinde Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nin ev sahipliğinde Topkapı Yerleşkesi'nde gerçekleştirildi, İstanbul dışında olan akademisyen ve araştırmacılar Çalıştaya çevrimiçi ortamda katıldı. Çalıştayda; Milli Mücadele yıllarına merkezden bakan siyasi ve askeri tarihyazımının ötesine geçerek toplumsal ve yerel bir perspektiften bakmanın imkânları müzakere edildi, yerel toplulukların, sıradan insanların Milli Mücadeleye dair algı ve deneyimlerinin dönemin tarihyazımına nasıl dahil edilebileceği tartışıldı. Aynı zamanda “Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele’nin Yerel Tarihleri” üst-başlıklı dizinin yayına hazırlanması için yol haritası belirlendi. Üniversitemizden Doç. Dr. Mustafa Göleç, Dr. Öğr. Üyesi İlhami Danış ve Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış tarafından yürütülen projede hazırlanacak bilimsel metinler on cilt halinde TÜBA tarafından yayımlanarak kamuoyuyla paylaşılacak. “Milli Mücadele dönemi çok yönlü araştırılmalıdır” Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı’nın açılışında konuşan Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, akademisyenlerin ve araştırmacıların katkı, eleştiri ve destekleriyle tarihi, hamasetten uzak, objektif düzeyde araştırmak için projeyi başlattıklarını ifade etti. Milli Mücadele döneminin genellikle tek açıdan, tek merkezden ele alındığına işaret eden Şeker, “Oysa Milli Mücadele çok yönlü çok boyutlu araştırılması gereken farklı kriterler içerir. Milli Mücadele sürecinin başarıya ulaşmasında yerel faktörlerin yeri ve önemi hâlâ tam açıklığıyla ortaya konmamıştır. Çok uzak bir tarih olmamasına rağmen Milli Mücadele dönemi hak ettiği objektif, çok sesli değerlendirmelerden uzak kalmıştır. Bu konuda herkesin konuyu kendi cephesinden dayatmalarla ortaya koyması maalesef süreci bu noktaya getirmiştir. Oysa Milli Mücadele tarihyazımının bütüncül bakış açısına sahip olması gerektiği gibi sürece müdahil olan tüm faktörlerin de objektif, hamasetten uzak değerlendirmeye sahip olması gerekir.” diye konuştu. Proje kapsamında Milli Mücadele dönemi tarihyazımında merkezi bakış açısından farklı olarak dönemlere eğilen, bölgesel kaynakların ve aktörlerin de inceleneceği bir süreci başlatacaklarını kaydeden Prof. Dr. Muzaffer Şeker, projeye ait bir seri yayınlayacaklarını dile getirdi. “Milli Mücadele tarihimizin kurucu hadisesidir” Konuşmasına toplumları oluşturan ortak tarih bilinci ve kolektif hafızanın önemine dikkati çekerek başlayan Rektörümüz Prof. Dr. M. Fatih Andı, “Bireyler için hafıza ne kadar hayati ise toplumlar için tarih o kadar önemlidir. Tek tek bireylerin bir toplumu, bir milleti teşkil edebilmeleri ancak aynı şeyleri hatırlamaları, ortak bir tarihleri yani kolektif bir hafızaya sahip olmalarıyla mümkündür. Bir tarih bilinci bir hafıza siyaseti olmaksınız bir millet olunamaz. Milli Mücadele de bizim hafızamızın temel taşlarından birisidir.” dedi. Milli Mücadele’nin tüm bireysel farklılıklarımıza rağmen üzerinde anlaşıp uzlaşılan önemli bir hadise olduğunu belirten Andı, “Anlaşıp uzlaştık çünkü Birinci Dünya Savaşı öncesinde Sevr Anlaşması Milli Mücadeleyi bu milletin önünde yegâne seçenek olarak bıraktı. Milletimiz ayrıyı gayrıyı bırakıp Milli Mücadele fikri ve ruhu etrafında tek vücut oldu. Anadolu’nun ve Trakya’nın dört bir tarafında imkânsızlıklar içerisindeki bir halk bu mücadele sayesinde millet olma ehliyetini gösterdi. Bu yüzden Milli Mücadele tarihimizin kurucu bir hadisesidir.” ifadelerini kullandı. Her neslin bu büyük hadiseyi yeniden ele alıp yorumlaması gerektiğini belirterek bir yakın tarih seferberliği başlatılmasının altını çizen Andı şöyle devam etti “Bu çerçevede akademiye çok önemli vazifeler düşmektedir. Hâlihazırda Milli Mücadele’nin, TBMM’nin, Cumhuriyet’in ilanının 100. yıl dönümleriyle ilgili olarak akademik etkinlikler düzenlenmekte, yayınlar yapılmakta, müzeler kurulmaktadır. Bunların nicelik olarak artması ve nitelik olarak daha da yetkinleşmesi gerekmektedir. Cumhuriyet’in 100. yıl dönümüyle ilgili yapılan bilimsel, kültürel ve sanatsal çalışmalar devletimiz tarafından en üst seviyede himaye ve teşvik edilmektedir. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi olarak biz de bir dizi proje ve faaliyetlerle bu seferberliğe katkı veriyoruz. Bu çalıştaya ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyuyoruz. Türkiye Bilimler Akademisine projeyi himaye ettiği için şükranlarımı arz ediyorum. Tez zamanda projenin çıktılarını da elimize alabilmeyi, Milli Mücadelemizin yerel tarihlerini halkımızın istifadesine sunabilmeyi umuyoruz.” Yaşanan ama yazılamayan tarih anlatılacak Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mustafa Göleç ise projeyi detaylandırarak izlenecek yol hakkında bilgiler paylaştı. Milli Mücadele konulu Türkçe literatürün ağırlıklı olarak dönemin siyasi ve askeri gelişmelerinden ibaret olması, monografi ve ders kitaplarının da genellikle Mili Mücadele önderlerinin fikir ve eylemleriyle, cephelerdeki askeri harekâta odaklanmasının farklı birçok noktayı eksik bıraktığını aktaran Göleç şunları kaydetti “Milli Mücadele ile ilgili mevcut çalışmalar Ankara’dan, Samsun’dan, Erzurum’dan, Sivas’tan bahsettikleri kadar Artvin’den, Muğla’dan, Siirt’ten, Sinop’tan, Yozgat’tan bahsetmiyorlar. Oysa tüm şehirlerimiz bu mücadeleye bir şekilde katılmış, Milli Mücadele’nin doğrudan ya da dolaylı etkilerini yaşamış. Anadolu’nun her köşesinden evlatlarını cepheye gönderen babaların, geride kalan annelerin, kardeşlerin, eşlerin, çocukların; nüfusları azalan, ekmekleri eksilen, yaşadıkları yerler harabeye dönen, yine de bu varoluş mücadelesini canları ve malları ile büyüten insanların hafızaları ne yazık ki yaşanan ama yazılamayan tarihimizin kaynakları.” Milli Mücadeleye yerelden, şehirden ve köylerden bakmak iddiasıyla epeyce eser yayınlanmış olmasına rağmen çoğunluğunun resmi tarihin merkezi anlayışını takip ettiğini söyleyen Göleç, bilimsel standartlarıyla öne çıkan nitelikli örneklerin de epeyce akademik, geniş kitlelerce okunması zor örnekler olduğunu belirtti. “Milli Mücadele hafızası yedi bölge başlığında yeniden kurulacak” Milli Mücadele’nin 100. yıl dönümünde yapılması gereken elzem işlerden birinin dönemin merkezi tarihinin olabildiğince çok sesli ve çok katılımlı bir şekilde, Türkiye’nin dört bir tarafından araştırmacıların katılımıyla yazılması gerektiğine dikkati çeken Göleç, “Türkiye’nin 1918-1923 Milli Mücadele’nin Yerel Tarihleri Projesi’nin amacı literatürdeki bu eksikliklere katkı vermektir. Türkiye’nin Milli Mücadele ile ilgili hafızasını yedi bölge başlığında, bu bölgelerdeki şehirlerden yola çıkarak kurmaktır. Eksiksiz olarak bu beş yılın Türkiye’nin dört bir tarafında nasıl yaşandığını göstermeyi amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı. Çalışma kapsamında çok sayıda akademisyen ve araştırmacının katılımıyla arşiv belgelerinin yanı sıra başta yerel basın olmak üzere anılara, günlüklere, efemeraya, sözlü kaynaklara, folklora, mimariye bakarak Milli Mücadele’nin yereldeki izlerini derleyip değerlendireceklerini dile getiren Göleç, “Amacımız; yerel ve sözlü tarihin demokratik, sivil ve katılımcı imkânlarından yararlanarak insanımızın kendisini bir parçası olarak hissedebileceği bir tarih ve hafıza oluşturabilmek. Bu proje kapsamında ülkemizin çeşitli üniversitelerinden akademisyenler veya tarih araştırmacıları ile iş birliği mekanizmaları geliştirmek istiyoruz. Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı bu konuda atılmış ilk adım.” dedi. 34 bilim insanının katılımıyla çalıştay raporu hazırlandı Çalıştayın “Milli Mücadele Tarihyazımının Kaynakları Arşivler, Yerel Basın, Anılar, Sözlü Tarih Çalışmaları, Görsel Kaynaklar, Efemera” adlı ilk oturumunu Prof. Dr. Azmi Özcan yönetti. Prof. Dr. Cezmi Eraslan, Prof. Dr. Cemil Koçak, Prof. Dr. Nuri Köstüklü, Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Prof. Dr. İsmail Özçelik, Prof. Dr. Haluk Selvi, Doç. Dr. Nurten Çetin, Dr. Öğr. Üyesi Kadir Kon, Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Türkmen’in katıldığı oturumun raportörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu üstlendi. Prof. Dr. Zekeriya Kurşun moderatörlüğündeki ikinci oturum “Milli Mücadelede Devlet ve Toplum İşgaller, İstanbul ve Ankara ile İlişkiler, Yerel Cemiyetler ve Kongreler, Seçimler ve Mebuslar, İç İsyanlar, Eşkiyalık ve Asayiş Sorunları” başlığı altında gerçekleştirildi. Prof. Dr. Süleyman Beyoğlu, Prof. Dr. Mustafa Budak, Prof. Dr. Ali Satan, Prof. Dr. Hasip Saygılı, Prof. Dr. Haluk Selvi, Prof. Dr. Gültekin Yıldız, Doç. Dr. Cengiz Şavkılı, Doç. Dr. F. Rezzan Ünalp, Dr. Öğr. Üyesi Levent Ünal ve Dr. Öğr. Üyesi Günver Güneş’in müzakere ettiği oturumun raportörlüğünü Doç. Dr. Mustafa Göleç yürüttü. “Milli Mücadelenin Özneleri Askeri ve Sivil Bürokrasi, Eşraf ve Din Adamları, Köylüler, Kadın ve Çocuklar, Azınlıklar, Nüfus Hareketleri vb.” başlıklı oturumu ise Prof. Dr. Süleyman Beyoğlu yönetti. Prof. Dr. Nejla Günay, Prof. Dr. Şaduman Halıcı, Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Prof. Dr. Azmi Özcan, Prof. Dr. Haluk Selvi, Doç. Dr. Oktay Bozan, Dr. Öğr. Üyesi Emine Tonta Ak, Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Eray Biber, Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Türkmen ve Dr. Öğr. Üyesi Caner Yelbaşı’nın yer aldığı oturum Dr. Öğr. Üyesi İlhami Danış tarafından raporlandı. Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu yönetiminde “Toplumsal Bellek ve Milli Mücadele Müzeler, Anıtlar, Şehitlikler, Folklor, Edebiyat, Ders Kitapları vb.” başlığı altında gerçekleşen günün son oturumunda; Prof. Dr. Ali Şükrü Çoruk, Prof. Dr. Nejla Günay, Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Doç. Dr. Mustafa Göleç, Yahya Coşkun, Bahar Çakırhan ve Fatma Hicret Ün tartıştı, oturumun raportörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Emine Tonta Ak yürüttü. Çalıştayın ikinci gününde ise Doç. Dr. Mustafa Göleç moderatörlüğünde, Dr. Öğr. Üyesi İlhami Danış raportörlüğünde, 22 farklı üniversiteden ve 3 müzeden 34 bilim insanı ve uzmanın katıldığı oturumda Genel Değerlendirme ve Çalıştay Raporu hazırlandı. Haberler Haber Videoları Başkan Erdoğan liderliğindeki MGK bugün toplanıyor! Milli Güvenlik Kurulu'nda hangi konular ele alınacak? Son dakika haberi! Milli Güvenlik Kurulu, bugün Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanacak. Beştepe’de gerçekleştirilecek toplantıda bölgesel ve uluslararası güvenlik konuları ele alınacak. Toplantıda Suriye’nin kuzeyindeki güvenli bölgelerin genişletilmesi üzerinde durulacak. Terörle mücadele operasyonları, Karadeniz'den tahıl ihracı, İsveç ve Finlandiya ile mutabakat ve diğer güvenlik konuları. Milli Güvenlik Kurulu, 2 aylık aranın ardından yine yoğun gündemle toplanacak. ÖNE ÇIKAN MADDE TERÖRLE MÜCADELE Başkan Erdoğan'ın başkanlığında düzenlenecek toplantının öne çıkan gündemi terörle mücadele. YURT İÇİ VE SINIR ÖTESİNDEKİ TERÖR OPERASYONLARI DEĞERLENDİRİLECEK Toplantıda Suriye'nin kuzeyindeki güvenli bölgelerin genişletilmesi üzerinde durulacak. Bölgedeki terör varlığına yönelik yeni sınır ötesi harekatla ilgili hazırlıklar konuşulacak. MGK toplantısında yurt içindeki Eren Abluka operasyonları ile Irak'ın kuzeyindeki Pençe operasyonlarında gelinen son durum da görüşülecek. FETÖ ve DEAŞ gibi diğer terör örgütleriyle mücadelede atılacak adımlar değerlendirilecek. TAHIL KRİZİ ÇÖZÜLECEK Mİ? Gündemdeki bir diğer konu Karadeniz'de tahıl koridoru planı olacak. Rusya-Ukrayna savaşının yol açtığı tahıl krizinin çözümü için İstanbul'da gerçekleştirilen zirve de dahil yürütülen temaslar ele alınacak. Bu konuda izlenecek yol haritası konuşulacak. İSVEÇ VE FİNLANDİYA İLE İMZALANAN MUTABAKAT ELE ALINACAK Ve NATO'nun genişleme süreci. MGK toplantısında İsveç ve Finlandiya ile imzalanan mutabakat ile ilgili değerlendirmeler yapılacak. Geride kalan 1 aylık sürede iki ülkenin mutabakattaki maddelere uyup uymadığına bakılacak. Irak, Libya, Kafkasya, Ege ve Doğu Akdeniz'deki gelişmeler de masada olacak. Milli Mücadele dönemi tarih yazımının demokratik, katılımcı, çok sesli ve çok merkezli olarak yazılması ihtiyacıyla yola çıkan Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele'nin Yerel Tarihleri Projesi, Türkiye'nin dört bir yanından akademisyen ve araştırmacıların katılımıyla Bilimler Akademisi TÜBA ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi FSMVÜ iş birliği ile gerçekleştirilecek Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele'nin Yerel Tarihleri Projesi, Türkiye'nin Milli Mücadele ile ilgili hafızasını yerelden hareket ederek, 7 bölge başlığı altında yeniden kurmayı ilk adımı olarak organize edilen Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı, 7-8 Haziran tarihlerinde Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Topkapı Yerleşkesi'nde gerçekleştirildi, İstanbul dışında olan akademisyen ve araştırmacılar Çalıştaya online ortamda Milli Mücadele yıllarına merkezden bakan siyasi ve askeri tarihyazımının ötesine geçerek toplumsal ve yerel bir perspektiften bakmanın imkanları müzakere edildi, yerel toplulukların, sıradan insanların Milli Mücadeleye dair algı ve deneyimlerinin dönemin tarihyazımına nasıl dahil edilebileceği zamanda Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele'nin Yerel Tarihleri üst-başlıklı dizinin yayına hazırlanması için yol haritası belirlendi. Projede hazırlanacak bilimsel metinler on cilt halinde TÜBA tarafından yayımlanarak kamuoyuyla paylaşılacak."MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ ÇOK YÖNLÜ ARAŞTIRILMALIDIR"Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı'nın açılışında konuşan Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, akademisyenlerin ve araştırmacıların katkı, eleştiri ve destekleriyle tarihi, hamasetten uzak, objektif düzeyde araştırmak için projeyi başlattıklarını ifade Mücadele döneminin genellikle tek açıdan, tek merkezden ele alındığına işaret eden Şeker, "Oysa Milli Mücadele çok yönlü çok boyutlu araştırılması gereken farklı kriterler içerir. Milli Mücadele sürecinin başarıya ulaşmasında yerel faktörlerin yeri ve önemi hala tam açıklığıyla ortaya konmamıştır. Çok uzak bir tarih olmamasına rağmen Milli Mücadele dönemi hak ettiği objektif, çok sesli değerlendirmelerden uzak kalmıştır. Bu konuda herkesin konuyu kendi cephesinden dayatmalarla ortaya koyması maalesef süreci bu noktaya getirmiştir. Oysa Milli Mücadele tarihyazımının bütüncül bakış açısına sahip olması gerektiği gibi sürece müdahil olan tüm faktörlerin de objektif, hamasetten uzak değerlendirmeye sahip olması gerekir" diye kapsamında Milli Mücadele dönemi tarihyazımında merkezi bakış açısından farklı olarak dönemlere eğilen, bölgesel kaynakların ve aktörlerin de inceleneceği bir süreci başlatacaklarını kaydeden Prof. Dr. Muzaffer Şeker, projeye ait bir seri yayınlayacaklarını dile getirdi."MİLLİ MÜCADELE TARİHİMİZİN KURUCU HADİSESİDİR"Konuşmasına toplumları oluşturan ortak tarih bilinci ve kolektif hafızanın önemine dikkati çekerek başlayan FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Andı ise "Bireyler için hafıza ne kadar hayati ise toplumlar için tarih o kadar önemlidir. Tek tek bireylerin bir toplumu, bir milleti teşkil edebilmeleri ancak aynı şeyleri hatırlamaları, ortak bir tarihleri yani kolektif bir hafızaya sahip olmalarıyla mümkündür. Bir tarih bilinci bir hafıza siyaseti olmaksınız bir millet olunamaz. Milli Mücadele de bizim hafızamızın temel taşlarından birisidir" ifadelerini Mücadele'nin tüm bireysel farklılıklarımıza rağmen üzerinde anlaşıp uzlaşılan önemli bir hadise olduğunu belirten Prof. Dr. Andı, "Anlaşıp uzlaştık çünkü Birinci Dünya Savaşı öncesinde Sevr Anlaşması Milli Mücadeleyi bu milletin önünde yegane seçenek olarak bıraktı. Milletimiz ayrıyı gayrıyı bırakıp Milli Mücadele fikri ve ruhu etrafında tek vücut oldu. Anadolu'nun ve Trakya'nın dört bir tarafında imkansızlıklar içerisindeki bir halk bu mücadele sayesinde millet olma ehliyetini gösterdi. Bu yüzden Milli Mücadele tarihimizin kurucu bir hadisesidir" neslin bu büyük hadiseyi yeniden ele alıp yorumlaması gerektiğini belirterek bir yakın tarih seferberliği başlatılmasının altını çizen Prof. Dr. Andı şöyle devam etti "Bu çerçevede akademiye çok önemli vazifeler düşmektedir. Halihazırda Milli Mücadele'nin, TBMM'nin, Cumhuriyet'in ilanının 100'üncü yıl dönümleriyle ilgili olarak akademik etkinlikler düzenlenmekte, yayınlar yapılmakta, müzeler kurulmaktadır. Bunların nicelik olarak artması ve nitelik olarak daha da yetkinleşmesi gerekmektedir. Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümüyle ilgili yapılan bilimsel, kültürel ve sanatsal çalışmalar devletimiz tarafından en üst seviyede himaye ve teşvik edilmektedir. FSMVÜ olarak biz de bir dizi proje ve faaliyetlerle bu seferberliğe katkı veriyoruz. Bu çalıştaya ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyuyoruz. Türkiye Bilimler Akademisine projeyi himaye ettiği için şükranlarımı arz ediyorum. Tez zamanda projenin çıktılarını da elimize alabilmeyi, Milli Mücadelemizin yerel tarihlerini halkımızın istifadesine sunabilmeyi umuyoruz."YAŞANAN AMA YAZILAMAYAN TARİH ANLATILACAKFatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mustafa Göleç ise projeyi detaylandırarak izlenecek yol hakkında bilgiler Mücadele konulu Türkçe literatürün ağırlıklı olarak dönemin siyasi ve askeri gelişmelerinden ibaret olması, monografi ve ders kitaplarının da genellikle Mili Mücadele önderlerinin fikir ve eylemleriyle, cephelerdeki askeri harekata odaklanmasının farklı birçok noktayı eksik bıraktığını aktaran Göleç şunları kaydetti "Milli Mücadele ile ilgili mevcut çalışmalar Ankara'dan, Samsun'dan, Erzurum'dan, Sivas'tan bahsettikleri kadar Artvin'den, Muğla'dan, Siirt'ten, Sinop'tan, Yozgat'tan bahsetmiyorlar. Oysa tüm şehirlerimiz bu mücadeleye bir şekilde katılmış, Milli Mücadele'nin doğrudan ya da dolaylı etkilerini yaşamış. Anadolu'nun her köşesinden evlatlarını cepheye gönderen babaların, geride kalan annelerin, kardeşlerin, eşlerin, çocukların; nüfusları azalan, ekmekleri eksilen, yaşadıkları yerler harabeye dönen, yine de bu varoluş mücadelesini canları ve malları ile büyüten insanların hafızaları ne yazık ki yaşanan ama yazılamayan tarihimizin kaynakları."Çalışma kapsamında çok sayıda akademisyen ve araştırmacının katılımıyla arşiv belgelerinin yanı sıra başta yerel basın olmak üzere anılara, günlüklere, efemeraya, sözlü kaynaklara, folklora, mimariye bakarak Milli Mücadele'nin yereldeki izlerini derleyip değerlendireceklerini dile getiren Doç. Dr. Göleç, "Amacımız; yerel ve sözlü tarihin demokratik, sivil ve katılımcı imkanlarından yararlanarak insanımızın kendisini bir parçası olarak hissedebileceği bir tarih ve hafıza oluşturabilmek. Bu proje kapsamında ülkemizin çeşitli üniversitelerinden akademisyenler veya tarih araştırmacıları ile iş birliği mekanizmaları geliştirmek istiyoruz. Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı bu konuda atılmış ilk adım" BİLİM İNSANININ KATILIMIYLA ÇALIŞTAY RAPORU HAZIRLANDIÇalıştay, Milli Mücadele Tarihyazımının Kaynakları Arşivler, Yerel Basın, Anılar, Sözlü Tarih Çalışmaları, Görsel Kaynaklar, Efemera, Milli Mücadelede Devlet ve Toplum İşgaller, İstanbul ve Ankara ile İlişkiler, Yerel Cemiyetler ve Kongreler, Seçimler ve Mebuslar, İç İsyanlar, Eşkiyalık ve Asayiş Sorunları, Milli Mücadelenin Özneleri Askeri ve Sivil Bürokrasi, Eşraf ve Din Adamları, Köylüler, Kadın ve Çocuklar, Azınlıklar, Nüfus Hareketleri vb., Toplumsal Bellek ve Milli Mücadele Müzeler, Anıtlar, Şehitlikler, Folklor, Edebiyat, Ders Kitapları vb. başlıklı dört oturumda gerçekleşti. Çalıştayın ikinci gününde ise 22 farklı üniversiteden ve 3 müzeden 34 bilim insanı ve uzmanın katılımıyla Genel Değerlendirme ve Çalıştay Raporu Haber Ajansı / Güncel Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Türkiye Milli Tüba Güncel Haberler 2222 TÜBA, "Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi"ni 7 Haziran 2021 tarihinde düzenlediği ve 8 Haziran'da da devam edecek Çalıştayla hayata geçirdi. TÜBA, "Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi"ni 7 Haziran 2021 tarihinde düzenlediği ve 8 Haziran'da da devam edecek Çalıştayla hayata "Türkiye 1918-1923 Milli Mücadele'nin Yerel Tarihleri Projesi" dizininin hazırlanması için yol haritası çıkarmak ve yayın ilkelerini tespit etmek amacıyla Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi FSMVÜ ortaklığı ile yürüttüğü ve FSMVÜ, Topkapı Yerleşkesi, Merkez Efendi Mah. Mevlevihane'sinde düzenlenen "Milli Mücadeleye Yerel Bakışlar Çalıştayı"nın ilk günü yüz yüze ve aynı zamanda çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Türkiye'nin yedi bölgesinden çoğulcu katılımın sağlandığı Çalıştay'da Milli Mücadelenin Yerel Anlatılarına dair sorunlar ve çözüm önerileri ele alındı; elde edilen sonuçlar, projede hazırlanacak olan eserler için de kılavuz özelliğine sahip Mu¨cadele tarihyazımını tu¨m boyutları ve aktörleriyle haritalandırılarak bu süreçteki yerel etmenleri daha vurgulu ve hak ettiği şekilde bilimsel literatüre kazandırmayı amaçlayan Proje kapsamında; şimdiye kadar Milli Mu¨cadele, Mu¨cahede-i Milliye, İstiklal Harbi, Bağımsızlık Savaşı, Kurtuluş Savaşı, Ulusal Bağımsızlık Savaşı başlıklarında literatürde çalışılan "1918-1923 Milli Mu¨cadele" döneminin yerel dinamikleri daha kapsamlı açıdan ele alınacak ve nihayetinde ise bilimsel metinler kitaplaştırılarak dizin halini TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBA Asli Üyesi ve FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. M. Fatih Andı ve FSMVÜ Türkiye Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mustafa Göleç'in açılış konuşmalarıyla Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker "Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi" dahilinde hazırlanacak olan Türkiye'nin 7 bölgesine dair 10 eserden oluşacak seri TÜBA tarafından yayımlanarak kamuoyuyla paylaşılacak. "Çalıştayda Osmanlı Devleti'nden Türkiye Cumhuriyeti'ne geçiş dönemi olarak Milli Mücadele yıllarına merkezden bakan siyasi ve askeri tarih yazımının ötesine geçerek toplumsal ve yerel bir perspektiften bakma, yerel toplulukların, sıradan insanların Milli Mücadele'ye dair algı ve deneyimlerinin milli mücadele tarih yazımına nasıl dahil edilebileceği Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker "Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu hepimizin bildiği üzere bir istiklal harbinin başarıya ulaşmasıyla gerçekleşti. Bu sebeple ülkemizin kurtuluşu ve bağımsızlığının temelinde atalarımızın kanları, gözyaşları ve duaları var. Bu toprakların neler pahasına, nasıl bir mücadeleyle kazanıldığını iyi bilmek, gelecek nesillere bu bilinci kazandırmak ve vatan sevgisini aşılamak çok önemli. Bu da ancak doğru bilginin doğru yol ve yöntemlerle aktarılmasıyla mümkün olabilir. Geçmişte yaşadıklarımız ve bugünlerde yaşadıklarımız aslında milli mücadelenin her daim devam etmekte olduğunu gösteriyor. TÜBA olarak FSMVÜ ile; bilim insanlarımızın katkıları, önerileri, eleştiri ve destekleriyle birlikte tarihimizi bilimsel anlamda birincil kaynaklardan, hamasetten uzak, objektif biçimde günümüze aktaran kıymetli çalışmalardan olması dileğiyle Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi'ni gündemimize aldık. Bu Proje'nin milli mücadele tarihine doğru kaynaklardan objektif yaklaşımıyla dönüm noktası olacağını düşünüyoruz" Doç. Dr. Mustafa Göleç, Dr. İlhami Danış ve Dr. Zeynep Kevser Şerefoğlu tarafından yürütüldüğü bilgisini veren ve Çalıştay'da elde edilen sonuçların, projede hazırlanan eserler için de kılavuz özelliğine sahip olacağını söyleyen Prof. Şeker "Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi" dahilinde hazırlanacak olan Türkiye'nin 7 bölgesine dair 10 eser TÜBA tarafından yayımlanarak kamuoyuyla paylaşılacak. " Türkiye'nin doğuşunda Milli Mücadelenin başka hiçbir vaka ile karşılaştırılamayacak önemde bir sembol olduğunu vurgulayan Prof. Şeker sözlerine şu şekilde devam etti "Farklı siyasi ve tarihsel perspektiflerden bu büyük hadise Milli Mücadele, Mücahede-i Milliye, İstiklal Harbi, Kurtuluş Savaşı, Ulusal Bağımsızlık Savaşı gibi isimlerle adlandırıldı. Milli Mücadele'nin hakikati üzerindeki bu söylemsel rekabete karşılık, Milli Mücadele tarih yazımının hadisenin tüm mekan ve aktörlerine hak ettiği yeri ve değeri verebildiğini söylemek zor. ""Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi" Milli Mücadele tarih yazımında zamanı genişleterek, mekanı yayarak ve özneleri çoğaltarak alanı zenginleştirecek serinin hedefi Türkiye'nin Milli Mücadele ile ilgili hafızasını yerelden hareket ederek, yedi bölge başlığı altında yeniden kurmak olacak. "Milli Mücadele tarih yazımının demokratik, katılımcı, çok sesli ve çok merkezli olarak yazılması ihtiyacının çok açık olduğunu bildiren Prof. Şeker "Bu kadar önemli bir tarihsel olgunun hak ettiği ölçüde araştırılıp incelenebildiği, döneme ilişkin derli-toplu ve yetkin kaynakların hazırlanıp yayınlanabildiği ne yazık ki iddia edilemez. Merkezi bir bakıştan beslenen milli mücadele dönemi yazınına çevreden, farklı ve bireysel katkılar bulunmakla beraber, ilgili resmi ve yarı-resmi yayınlarda bir amaç ve yöntem birliği yok. Bu çalışmalarda Milli Mücadele'nin kimi aktörleri, Milli Mücadele'de bazı şehirler, Milli Mücadele'nin bir kısım hususiyetleri ele alınmış, bütüncül bir resim ise ortaya konamamıştır. Tam da bu nedenle gerçekleştirdiğimiz "Milli Mücadelenin Yerel Tarihleri Projesi" neticesinde TÜBA tarafından "Türkiye 1918-1923/ Milli Mücadele'nin Yerel Tarihleri" serisi yayınlanacak. Milli Mücadele tarih yazımında zamanı genişleterek, mekanı yayarak ve özneleri çoğaltarak alanı zenginleştirecek bu serinin hedefi Türkiye'nin Milli Mücadele ile ilgili hafızasını yerelden hareket ederek, yedi bölge başlığı altında yeniden okumak ve kurmak olacak. " "Milli Mücadele Tarihyazımının Kaynakları Arşivler, Yerel Basın, Anılar, Sözlü Tarih Çalışmaları, Görsel Kaynaklar, Efemera" adlı ilk oturumunu Prof. Dr. Azmi Özcan yönetti; Prof. Dr. Cezmi Eraslan, Prof. Dr. Cemil Koçak, Prof. Dr. Nuri Köstüklü, Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Prof. Dr. İsmail Özçelik, Prof. Dr. Haluk Selvi, Doç. Dr. Nurten Çetin, Dr. Öğr. Üyesi Kadir Kon, Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Türkmen katıldığı oturumun raportörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Dr. Zekeriya Kurşun moderatörlüğündeki ikinci oturum "Milli Mücadelede Devlet ve Toplum İşgaller, İstanbul ve Ankara ile İlişkiler, Yerel Cemiyetler ve Kongreler, Seçimler ve Me­buslar, İç İsyanlar, Eşkiyalık ve Asayiş Sorunları" başlığı altında gerçekleştirildi. Prof. Dr. Süleyman Beyoğlu, Prof. Dr. Mustafa Budak, Prof. Dr. Ali Satan, Prof. Dr. Hasip Saygılı, Prof. Dr. Haluk Selvi, Prof. Dr. Gültekin Yıldız, Doç. Dr. Cengiz Şavkılı, Doç. Dr. F. Rezzan Ünalp, Dr. Öğr. Üyesi Levent Ünal ve Dr. Öğr. Üyesi Günver Güneş'in müzakere ettiği oturumun raportörlüğünü Doç. Dr. Mustafa Göleç yürüttü."Milli Mücadelenin Özneleri Askeri ve Sivil Bürokrasi, Eşraf ve Din Adamları, Köylüler, Kadın ve Çocuklar, Azınlıklar, Nüfus Hareketleri vb. " oturumu ise Prof. Dr. Süleyman Beyoğlu tarafından yönetti. Prof. Dr. Nejla Günay, Prof. Dr. Şaduman Halıcı, Prof. Dr. Hikmet Öksüz, Prof. Dr. Azmi Özcan, Prof. Dr. Haluk Selvi, Doç. Dr. Oktay Bozan, Dr. Öğr. Üyesi Emine Tonta Ak, Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Eray Biber, Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Türkmen ve Dr. Öğr. Üyesi Caner Yelbaşı'nın yer aldığı oturum Dr. Öğr. Üyesi İlhami Danış tarafından Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu yönetiminde "Toplumsal Bellek ve Milli Mücadele Müzeler, Anıtlar, Şehitlikler, Folklor, Edebiyat, Ders Kitapları vb. " başlığı altında gerçekleşen günün son oturumunda; Prof. Dr. Ali Şükrü Çoruk, Prof. Dr. Nejla Günay, Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Doç. Dr. Mustafa Göleç, Yahya Coşkun, Bahar Çakırhan ve Fatma Hicret Ün tartıştı, oturumun raportörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Emine Tonta Ak farklı üniversiteden ve 3 müzeden toplam 34 bilim insanı ve uzmanın katılacağı "Genel Değerlendirme ve Çalıştay Raporunun Hazırlanması" toplantısı ise 8 Haziran günü gerçekleştirilecek. Milli Savunma Bakanı Akar, 'Anadolu Soruyor' programına katıldı Açıklaması 5. İslami Dayanışma Oyunları Remzi Çayır Türkiye'nin değişime-dönüşüme ihtiyacı vardır Kaynak Habermetre Türkiye Cumhuriyeti, Haziran, Türkiye, Milli, Toplum, Son Dakika Son Dakika › Toplum › Tüba, Millî Mücadelenin Yerel Tarihini Açıklamaya Hazırlanıyor - Son Dakika Bu haber Habermetre tarafından hazırlanmış olup habere tarafından hiçbir editöryal müdahalede bulunulmamıştır. Habermetre tarafından hazırlanan bütün haberler sitemizde hazırlandığı şekliyle otomatik servis edilmektedir. Bu nedenle haberin hukuki muhatabı Habermetre kurumudur. Son Dakika

milli mücadele yol haritası ve tarihleri